Cevap: Zübde-tül-makâmât kitabında konu ile alakalı olarak şöyle buyurulmaktadır:
Bakara suresinin 237. âyetinde meâlen;
(Eğer affederseniz, takvaya daha yakın olur) ve Nisâ suresinin 48. ve 116. âyetinde meâlen;
(Allahü teâlâ, dilediğinin, şirkten yani küfürden gayri günahlarını affeder) ve Mâide suresinin 38. âyetinde meâlen;
(Bir kimse, zulüm yani günah işleyip, sonra tövbe eder ve salih amel işlerse, Allahü teâlâ tövbesini, elbette kabul eder) buyurulmuştur. Bunlar gibi, tövbenin kabul olunacağını bildiren otuz kadar âyet-i kerime vardır. Herhangi bir kul, fısk, fücur, günah işleyip, sonra tövbe edince, affa kavuşuyor da, Resulullah efendimizin Eshabı hilafet işinde yanılsalar bile, tövbe etmeyip affa kavuşmadıkları biliniyor mu diye hazret-i Hüseyin'in türbesindeki türbadara sordum cevap veremedi. Sonra da kendisine Bağdat Müftîsi Arûszâde Efendinin, Hazret-i Hüseyin'in türbedarından işittiği şu hadiseyi anlattım: